Ağlamak

Her gözyaşı dökme ağlamak değildir ağlamamıza yol açan temel faktör duygu yoğunluğudur.

Duygusal gözyaşları diğer gözyaşlarından % 25 daha fazla protein içeriyor. Ve tansiyonu düşürüp toksinlerin dışarı atılmasını sağlıyor.

Bununla birlikte duygusal gözyaşları vücudun iyileşmesine yardımcı oluyor. Zararlı bakterilerin temizlenmesi yine bu gözyaşlarının sayesinde oluyor.

Araştırmalar duygusal gözyaşının kişiyi depresyondan uzak tuttuğunu gösteriyor. Yani ağladığımızda sadece ağlamış olmuyoruz. Bir yandan rahatlarken, diğer yandan kendimizi depresyondan uzak tutuyoruz.

Ağlamak psikolojik denge sağlar. Ağlayan kişi ağladıktan sonra duygusal anlamda daha rahat ve özgür hisseder. Bunun nedeni gözlerde bulunan salgı bezlerinde uyarılma sağlanması ve parasempatik sinir sisteminin aktif hale gelmesidir. Bu durum da bedenin geneline ve psikolojide rahatlama oluşturur.

Ağlamak üzüntü hali ile bağdaştırılsa da aslında ağlamanın düşündüğümüzden daha fazla duyguyla ilgisi olmakta ve ağlamanın psikolojik faydaları arasında mutluluk, öfke, minnet, sakinlik gibi pek çok duyguyla ilişki kurmayı kolaylaştırması yer almaktadır

Ağlamak sorunlarla baş etmede yardımcı olur. Uzun süre boyunca üzerinde durulan ve hayatınızın odak noktası haline geldiğini düşündüğünüz sorunlar karşısında ağlamak, sizlere yaşama devam etmenizde yardımcı olacaktır. İç dünyanızın bir dışa vurum şekli olarak kullandığı ağlamanın etkisiyle sorunları daha iyi ifade edebilmek, öfke, üzüntü gibi duyguları atabilmek ve rahatlayarak sorunları daha objektif görmek için destek sağlayacaktır.